ARİSTOCULUK VE MU‘TEZİLE ARASINDA KİNDÎ
149
yoktan vücuda getirdiğinden bahseden Kindî,
13
İlk Felsefe Üzerine’de ise
ezelî varlığın öncesinin ve sonrasının olmayıp
onun için yokluğun da söz
konusu olamayacağını belirtmektedir. Ayrıca o, herhangi bir sebebe bağlı
değildir ve onun cinsi de yoktur zira onun cinsi olsaydı kendisinin tür ol-
ması gerekirdi.
14
Ezelî varlığın haiz olması gereken nitelikleri uzun uzadıya ele alan Kin-
dî’nin bu konudaki açıklamalarını değerlendirecek olursak, onun ezelî var-
lıktan tek kastının Allah olduğu sonucuna varabiliriz. Nitekim onun “
cis-
min cinsi ve türü bulundu una ve Ezelî’nin de cinsi olmadı ına re cisim
ezelî de ildir ” cümlesi de bunu teyid etmektedir. Kindî evrenin sürekli
hareket halinde oluğunu ele aldığı
bölümde, âlemin önceden sakin olup
sonradan harekete başladığını düşünmenin zorunlu olarak imkânsız oldu-
ğunu da ayrıca belirtmektedir. Kindî, cismin sürekli bir sükûnet halindey-
ken, içerisindeki hareket imkânı sebebiyle, harekete başladığı; böylece
ezelî olan âlemin bilfiil harekete dönüştüğü tarzındaki bir iddianın,
özellik-
lerini sıraladığı üzere geçersiz olacağını söylemektedir. Zira ona göre ezelî
olanda dönüşüm olmaz ve böyle bir düşünce “dönüşen dönüşmeyendir”
anlamına geleceğinden imkânsız bir çelişkidir.
15
Yaptığımız bu açıklamaların sonucunda Kindî’nin, âlemin ezelî olması
konusunda Aristoteles’ten ayrılarak tek ezelî varlığın Allah olduğunu sa-
vunduğu görülmektedir. Bu durum Meşşaî bir filozof sayılan Kindî’nin
Aristo ile ihtilaf ettiği noktalardan biri olarak karşımızda durmakla bera-
ber, onun Tanrı anlayışındaki hassasiyetini de açığa vurmaktadır.
Kindî ve Aristo ya G re Madde Hareket ve amanın zelîliği
Aristoteles, maddenin, ona bağlı olarak hareketin ve dolayısıyla zama-
nın ezelî olduğunu ispat etmeye çalışmaktadır. Ona göre zaman ezelî ve
ebedîdir, çünkü önce ve sonra kavramları zamandan bağımsız olarak tasar-
lanamazlar. Zamanın dışında ne önce ne sonra vardır.
Zaman hiçbir zaman
başlamamıştır ve hiçbir zaman ortadan kalkamaz. Çünkü eğer başka türlü
olsaydı, zamandan önce bir zamanın olduğu ve zamandan sonra bir zama-
nın olacağını söylemek gerekirdi.
16
Aristoteles’e göre hareket de zaman gibi ezelî-ebedîdir. Çünkü ezelî-e-
bedî olan zaman, ya hareketin kendisidir veya onun bir değişik halidir.
Aristoteles, zamana an ile belirlenen şey anlamını vermekte ve onu önce ile
sonraya göre hareketin sayısı olarak tanımlamaktadır.
17
13
Kindî,
Felsefî Risâleler, 308; aynı eser, 272: 444.
14
Kindî,
Felsefî Risâleler, 162-164.
15
Kindî,
Felsefî Risâleler, 172.
16
Aristoteles,
Metafizik, 497-498.
17
Aristoteles,
Fizik, çev. Saffet Babür (İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2001), 191.
DİYANET İLMÎ DERGİ
·
CİLT: 54
·
SAYI: 2
·
NİSAN-MAYIS-HAZİRAN 2018
150
Kindî ise Aristoteles felsefesinin bu ontolojik
ve metafizik problemleri-
ni teker teker inceleyerek kâinatın sadece Allah’ın irade ve kudretiyle,
madde ve zaman olmaksızın yoktan yaratılmış olduğunu çeşitli delillerle
ispat etmektedir. O bu konularda Aristoteles gibi cisim, hareket ve zaman
arasındaki ilgiden yola çıkmaktadır. Ancak bunların sonsuz olmayıp, yok-
tan yaratıldıklarını söylemekle hem Aristoteles’ten
hem de Yeni Eflatuncu
sudur teorisinden tamamen ayrılmaktadır.
18
Kindî, hiçbir niceliğin bilfiil
sonsuz olamayacağını kanıtlamak üzere sonsuz farz edilen bir cisimden
belli bir miktar alınıp daha sonra ona tekrar eklendiğinde durumunun nasıl
olacağını ele alarak hulfî kıyas metoduyla ihtimalleri tek tek eleyerek so-
nuca varmaktadır.
19
Sonsuzluk kavramının insanı birçok mantıki çelişkilere
götürdüğünü ileri süren Kindî, sonsuzluk fikrini mantık
ve matematik de-
lillerle çürütmeye çalışmaktadır.
20
Kindî herhangi bir cismin, dolayısıyla âlemin ezelî ve ebedî olamayaca-
ğı yönündeki ispat çabasını
Felsefe-i la’da,
neredeyse aynı terimlerle
Âlem
in Sonlulu u zerine
21
adlı dördüncü risalede,
Sonsuzluk zerine
22
adlı
beşinci risalede ve Allah’ın irli i ve Âlem
in Sonlulu u zerine
23
adlı
altıncı risalede de ele almıştır.
24
Kindî’nin bu çabası, onu daha sonra gelişe-
cek olan Aristotelesçi gelenekten ve özellikle İslâm Meşşaileri olan İbn
Sina ve İbn Rüşd’den ayırmıştır.
25
Kindî ve Aristo ya G re Tanrı nın Hakiki Bir Olması
Kindî’nin “İlk Felsefe Üzerine”
de ele aldığı meselelerden olan vahdet
(birlik) tartışması Aristoteles ile ihtilaf ettiği noktalarından bir diğeridir.
Öncelikle ‘bir’(el-vahid) teriminin kaç çeşit karşılığı bulunduğu üzerinde
duran Kindî, onun muttasıl her nesneye söylenebildiği gibi,
çokluk kabul
etmeyen varlıklara da söylendiğini, dolayısıyla ‘bir’in çok çeşitli kavram-
18
Mahmut Kaya,
İslâm Kaynakları şı ında Aristoteles ve Felsefesi (İstanbul: Ekin
Yayınları, 1983), 219.
19
Kindî, Hulfî kıyası, “kaziyye-i hak” denilen doğruluğu açık önermenin çelişiğinin
yanlışlığını ispatlanmak olarak anlatmaktadır. Çelişiğin yanlışlığı, “
“ifadesi
ile belirtilmektedir. Böylece önermenin çelişiğinin yanlışlığı ispatlanmak suretiyle
doğruluğu pekiştirilmektedir. Ayrıntılı bilgi için bkz. İ. atif Hacınebioğlu, Hülya
Altunya, Y.
Emre Akbay, Saliha Keleş, “İslâm Mantıkçılarına Göre Hulfi Kıyasın
Bilgi Değeri ve Denetlenmesi”, F SF (Felsefe ve Sosyal Bilimler Dergisi), sy. 16
(2013): 45.
20
Kindî,
Felsefî Risâleler, 166-168.
21
Kindî,
Felsefî Risâleler, 276-285.
22
Kindî,
Felsefî Risâleler, 286-293.
23
Kindî,
Felsefî Risâleler, 294-305.
24
Richard Walzer,
Kindî ve Mu’tezile Etkileşimi Kindî zerine eni Araştırmalar, çev.
Mustakim Arıcı, içinde:
Din Felsefesi A ısından Mu’tezile Gelen-Ek-i, Derl. Recep
Alpyağıl (İstanbul: İz Yayıncılık, 2017), 155.
25
Adamson,
Kindî ve unanca Felsefe Gelene inin Kabulü, 38.