ÇAĞDAŞ TÜRK VE DÜNYA TARİHİ 1
92
teren
Yahudi te-
rör örgütleri, sivil
Arap halkını hedef
alan eylemlerini
artırdı. Bu durum
Arapların da Yahu-
di sivillere yönelik
eylemler düzenle-
melerine yol açtı.
Filistin’deki çatış-
malar sonucunda
Araplar,
çoğunluk-
ta oldukları birçok
yerleşim birimini
Yahudilere terk et-
mek zorunda kal-
dılar.
Yahudiler, II. Dünya Savaşı sırasında da Filistin’de bir İsrail devleti kurmak
amacıyla çalışmalarını sür-dürdüler. Savaşın sonlarına doğru Filistin’deki Yahudiler
de girişimlerini hızlandırdılar. Bu arada Filistin’de bağımsız Arap devleti kurulması
için Arap devletleri de çalışmalara başladılar. İngiltere, 14 Mayıs 1948’de, Filistin’deki
manda yönetimini tek taraflı olarak kaldırdı. Aynı gün, İsrail devletinin kurulduğu
ilan edildi.
Bu tarihten sonra bugüne kadar, bu devlet ile Arap devletleri arasında
sürekli silahlı çatışmalar ve savaşlar meydana gelecektir.
Harita 03.09: İsrail Askerleri ile Filistinliler Arasındaki Bir Çatışmayı
İzleyen Çocuklar
Bugüne kadar sürmüş olan Arap –İsrail çatışmasında İsrail, Orta Doğu’da var
olma mücadelesi verirken Arap devletleri en azından Filistin’de bir Arap devleti kur-
ma çabasında olmuşlardır. 60 yılı aşkın bir zamandan beri süren bu çelişkinin ne-
denlerini kısa bir biçimde ortaya koymakta yarar vardır. Bir kere 1947’de 2 milyona
yaklaşan Yahudi’ye Filistin’de ‘’yurt ‘’ verilirken, bin yıldır bölgede oturmakta olan
Arapların oyuna başvurulmuş değildir. İkinci olarak ‘’ siyonizm davasının’’ savunu-
cuları olarak bu topraklara yerleşmişlerdir.
Üçüncü olarak Yahudiler, emperyalist
Avrupa devletlerinin koruyuculuğu ve teşvikiyle Filistin’e gelmişler ve her bunalım-
da başta ABD olmak üzere bu güçlere dayanmışlardır. Son olarak, ekonomik girişi-
mi, zenginliği ve toprakları elinde bulunduran Yahudiler karşısında Araplar, kendi
topraklarında ‘’ ikinci sınıf yurttaş ‘’ durumuna düşmüşlerdir. İşte temel çelişki bu-
rada yatmaktadır.
Oral SANDER, Siyasi Tarih ( 1918 – 1994 ), s. 299
E
BİLGİ NOTU
ÇAĞDAŞ TÜRK VE DÜNYA TARİHİ 1
93
2.Eisenhower Doktrini
İngiltere ve Fransa’nın Orta Doğu’dan çekilmesinden
sonra ABD bölgedeki si-
yasi boşluğu doldurmak istedi. 1956 yılında patlak veren Süveyş krizinde İngiltere
ve Fransa’nın işgalci tutumuna karşın SSCB Araplardan yana bir tutum benimsedi.
Bu durum Orta Doğu’da Sovyetlere karşı bir sempati oluştururken Batı karşıtlığının
artmasına yol açtı.
ABD Başkanı Eisenhower, Orta Doğu’nun SSCB’nin kontrolüne girmesini en-
gellemek ve bölge halkını ABD’nin yanına çekmek için 5 Ocak 1957’de Kongre’ye
bir mesaj gönderdi. ‘’Eisenhower doktrini’’ adını alan bu mesajın amacı, Orta Doğu
ülkelerine ekonomik ve askerî yardım yapmak, bu ülkelere komünist bloktan bir sal-
dırı gelmesi hâlinde Amerikan Silahlı Kuvvetlerinin kullanılması için izin almak ve
her yıl 200 milyon dolar harcama yetkisi istemekti. Eisenhower doktrini ile ABD, Orta
Doğu ile ilişkilerini geliştirmiş, SSCB ile ilk defa Orta Doğu’da karşı karşıya gelmeye
başlamıştı.
C. UZAK DOĞU’DA ÇATIŞMA
1. Çin Halk Cumhuriyeti’nin Kuruluşu
Eylül 1949’da Mao’nun yönetimi ele geçirmesi ile Çin’de komünist yönetim iş
başına gelmişti. Çin’deki rejim değişikliği, ülke içinde büyük değişikliklere neden ol-
duğu için Çin’in dış siyasetini ve uluslararası politikayı da etkilemiştir.
Harita 03.02: Çin Halk Cumhuriyeti ve Komşuları
ÇAĞDAŞ TÜRK VE DÜNYA TARİHİ 1
94
Çin’deki yeni rejim, SSCB ve müttefikleri tarafından hemen tanındı. Bu durum
Asya’daki güçler dengesinde Doğu Bloku’nun ağırlığının artırmasına neden oldu.
Komünistler iktidarı ellerine geçirdikten sonra Çin toplumunu değiştirme çabası-
na giriştiler. Mao, Ruslara güvenmemesine ve Moskova ile Pekin arasında
tam iç-
ten olmayan ilişkilere rağmen dış politikasında Sovyet yanlısı bir tutum benimsedi.
ABD, yönetimi ise yeni hükümetin bir Sovyet uydusu olduğu düşüncesiyle Çin Halk
Cumhuriyeti’ne karşı sert bir politika takip etti.
Çin, ideolojisine uygun dış politika
izleyerek ABD’ye karşı Kore Savaşı’na girdi.
1956 Süveyş Krizi’nde Batılı devletlere karşı
Mısır’ı destekledi. Çin, Vietnam Savaşı’nda
da ABD’ye karşı komünist Kuzey Vietnam-
lılara destek oldu.
Hindistan’ın güçlenen Çin’i bir tehdit
unsuru olarak görmesi, Çin’in Hindistan sı-
nır bölgesindeki Nepal, Bhutan ve Tibet’te
ideolojisini
yaymak istemesi, 1959’dan
itibaren iki ülke ilişkilerinin bozulmasına
neden oldu. Ayrıca Pakistan’ın Keşmir me-
selesinden dolayı Hindistan ile ilişkilerinin
bozulması, Çin- Pakistan yakınlaşmasına
ortam sağladı.
İzlediği dış politikayla uluslarara-
sı alanda yalnız kalan ve SSCB ile ilişkileri
bozulan Çin, 1960’ların sonundan itibaren Batılı devletlerle ilişkilerini düzeltmeye
başlamış ve 1972’de BM’ye tekrar üye olmuştur.
2. Uzak Doğu’da Hâkimiyet Mücadeleleri
II. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da oluşan soğuk
savaş bir süre sonra Uzak
Doğu’da da çatışmalara neden oldu. Uzak Doğu’daki bu durumun sebebi, ABD ile
SSCB arasındaki çıkar çatışmalarıdır.
a.Kore Savaşı
Kore 1945’te Japonya’nın tesliminden sonra Sovyetlerle ABD arasında başla-
yan güç mücadelesinin merkezi oldu. II. Dünya Savaşı sonunda yapılan anlaşmalara
göre Japonları Kore’den uzaklaştırma görevi ABD ve SSCB’ye verilmişti. Japonya sa-
vaşta yenilip teslim olunca SSCB, Kuzey Kore’ye, ABD de Güney Kore’ye yerleşerek
38. enlem sınır olarak kabul edilmişti. Daha sonra SSCB ve ABD’nin iki bölgeyi bir-
leştirme girişiminden bir sonuç çıkmayınca kuzeyde
SSCB kontrolünde Kore Halk
Cumhuriyeti, güneyde de ABD kontrolünde Güney Kore Cumhuriyeti kurulmuştu.
Resim 03.10: Çin Halk Cumhuriyeti’nin
Kurucusu Olan Mao Zedong