Microsoft Word 02 Orhan Bey doc



Yüklə 0,66 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə6/30
tarix19.11.2017
ölçüsü0,66 Mb.
#11047
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   30

30 • TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ 

 

dizelerinin de hece ve durak açõsõndan 



 

 Ötmesin 

bağçamda bülbüller benim 

 

Gonca güllerim de solduktan geri 



 

şeklinde düzeltilmesi gerekirdi. 

62- 84. sayfadaki ilk b dizelerindeki “softalõğõ” kelimesi de “şeftalini” olarak 

tashih edilmelidir. Daha önce de birkaç defa geçmişti. 

63- 85. sayfada  d dizelerindeki ”Kõnalanmõş” kelimesi mana bakõmõndan 

düşünülürse “Kõnalamõş” olmalõdõr. 

64- 85. sayfada f dizelerinin ikincisindeki “bu nam” kelimelerinin hem du-

rak, hem hece sayõsõ hem de mana açõsõndan bakõlõnca metinden çõkarõlmasõ 

gerektiği görülecektir. Karaca Oğlan’õn ilkokul kitaplarõna kadar giren bu şiiri-

nin söz konusu dizesinin mutlaka düzeltilmesi gerekirdi. Ayrõca ö dizelerindeki 

sevdasõ” kelimesi de “sevda” olarak alõnmalõydõ. Yine başkasõnõn yanlõşõ bizim 

doğrumuz olmamalõydõ. 

65- 86. sayfada r’deki 

 

 



Seni eken biçen bir gün 

 

dizesi 



 

 

Seni eken biçer bir gün



 

u dizelerindeki 

 

 

Zehirden geçiyor beli kõzlarõn 



 

dizesi 


 

 

Zencirden geçiyor beli kõzlarõn; 



 

4. maddenin a dizelerindeki 

 

 

Ağõlar ben içeyim bal sizin olsun 



 

dizesi 


 


TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ • 31  

 

 



Ağõlar ben içem bal sizin olsun 

 

veya 



 

 

Ağõlar içeyim bal sizin olsun 



 

şeklinde düzeltilmelidir. Aynõ düzeltmeyi 87. sayfanõn son c. dizelerinde de 

yapmak lâzõmdõr. Sakaoğlu, 88. sayfada da aynõ tashihi yapmalõdõr. 

66- 88. sayfada 11. maddenin b mõsraõnõn ikincisi 

 

 

Yol ver dağlar ben sõlaya gideyim 



 

şeklinde düzeltilmelidir. Aynõ sayfada 12. maddenin d dizelerinin ikincisindeki 

de” edatõ da fazladõr, çõkarõlmasõ gerekir. 

67- 90. sayfada, “Buraya ayrõca; 2 numaralõ Yeni Mecmua’daki dört şiirin tama-



mõ, 3 numaralõ Babalõk’taki otuz bir şiirin ilk yedi yazõdaki 23 şiir, 4 numaralõ Milli 

Mefkure’deki iki şiirin tamamõ, 6 ve 7 numaralõ Yarõn’lardaki birer şiir de alõnmõştõr; 

biz de onlarõ buraya almak yerine gönderme yapmayõ uygun bulduk.” cümlesi, kitabõn 

yazarõna aittir. Yazarõn sanki anlaşõlmasõn diye kurduğu garip bir cümle örne-

ğidir. 

68- 91. sayfada verdiği ilk iki dizenin ikincisinde hece fazlalõğõ vardõr. Mõs-



radaki âhengi 

 

 



Gönül güzeli bol bir ile gidelim 

 

şeklinde gördüğümüz gibi bozan “bir” kelimesi metinden çõkarõlmalõdõr. Aynõ 



sayfadaki son dizelerin birincisinde de bir âhenk, hece ve durak uyumsuzluğu 

gözlenmektedir. Mõsra 

 

 Batrõklarõn inmiş tahttan diyorlar  



 

şeklinde düzeltilmelidir. Sayõn Sakaoğlu sayfadaki parantez içinde yer alan en 

son dizeyi de bir maharetmiş gibi veriyor. Dize 

 

 



(Yer halifesi kalkmõş o da geliyor) 

 

şeklinde olup durak, anlam ve akõcõlõk bakõmlarõndan hastadõr. 



 


32 • TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ 

 

69- 92. sayfada 31. madde altõndaki ilk dize 



 

 Var 


aklõn yoğ ise bir kâmile danõş 

 

şeklinde verilmiştir. Sakaoğlu hece fazlalõğõnõ ve durağõ düşünebilseydi “bir” 



kelimesini çõkarõrdõ. Yine düşünebilseydi 33. maddenin 2. dizesini de  

 

 



Kör olsun gözlerim göremedim ben 

 

olarak düzeltirdi. 



70- 94, 95. sayfalarda yine aynõ  şekilde hece ve durak uyumsuzluklarõnõn 

görüldüğü mõsralar vardõr. 43. maddenin altõnda verilen ilk dizede “de” edatõ 

kaldõrõlmalõdõr. 95. sayfada e şõkkõ altõndaki iki dize 

 

 Ya 



nic’olur 

şol gurbette 

 

Balum deyi dey’ ağlarõm 



 

şeklinde ve 45. madde altõndaki ilk mõsraõn da  

 

 

Çõkõp dala bülbülleri ötende 



 

olarak düzeltilmesi gerekirdi. 

71- 97. sayfanõn 3. paragrafõnda anlatõm bozukluklarõna örnek olarak öğ-

rencilere verilebilecek Sakaoğlu’na yakõşõr cümleler: 



 “Bu defterden ilk defa, daha sonra bir makale olarak yayõnlanan bir konferansõmõz-

da söz etmiştik (Sakaoğlu: 203). Araya giren uzun zaman içinde bu defteri yeniden de-

ğerlendirmek fõrsatõnõ elde ettiğimiz için, alanõnõn bu tek özel defterini tanõtmak 

istiyoruz.” Bir sonraki paragrafõn 2. cümlesinde yer alan “gerisine” kelimesinin 

yerine “daha sonraki sayfalara” ibaresi getirilirse anlatõm daha da güzelleşmiş 

olacaktõr. 

72- 98. sayfada 3. paragraftaki “belki” kelimesinin lüzumsuz kullanõldõğõ ve 

ifade bozukluğuna sebep olduğu görülmektedir. Kelimenin kaldõrõlmasõ gere-

kir. 


73- 100. sayfadaki ilk paragrafta anlatõm bozukluğu vardõr. 2. paragrafta ise 

ilk beyitleri verilen üç dörtlüğün” ibaresinin yer aldõğõ cümle, Saim Sakaoğlu’nun 

bilgisiyle doğru orantõlõ ifade ve bilgi garipliği ihtivâ etmektedir. 



TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ • 33  

 

74- 102. sayfada italik karakterle yazõlan paragrafta “…Bire ağalar bire beyler



Salõnõp seyran yerine ilk mõsralarõyla başlayan  şiirlerdir.” ibarelerindeki “ilk” keli-

mesi de bir anlatõm bozukluğuna sebep olmaktadõr. Kaldõrõlmasõ gerekir. 

75- 105. sayfada ilk paragrafõn “Ancak pek çok edebiyat tarihi, bildiri, makale vb. 

yerlerde ona bir doğum, birden fazla da ölüm yõlõ biçerler! Peki bu tarihseverlerin kay-

nağõ nedir?” cümleleri de anlatõm bozukluklarõ ihtivâ etmektedir. Bu gibi hatalar 

109. sayfada da karşõmõza çõkmaktadõr.  

76- Aynõ sayfanõn son paragrafõndaki cümle Sayõn Sakaoğlu tarafõndan 

diyordu:” kelimesiyle sonlandõrõlmõştõr. Ali Rõza Bey’in “diyordu” dediği tarih 

15 Haziran 1922’dir.  

77- 106. sayfada 3. paragraftaki ilk cümlede “bir” kelimesi Sayõn hocamõzõn 

sõk sõk bizleri karşõlaştõrdõğõ bir başka ifade ve anlatõm bozukluğuna sebep ol-

maktadõr.  

78- 107. sayfadaki “Türk edebiyatõna Karaca Oğlan’õn doğum tarihini 1015/1606 

olarak ilân eden Yalgõn anõlmaz!” cümlesinde de yine anlatõm ve üslûp gariplikleri 

gözlenmektedir.  

79- 109. sayfada “Sonuç olarak” kelimeleriyle başlayan sondan 2. paragrafta-

ki “Elbette ikisi de değildir; hafõzalarda kalan tarihlerle belge işlemi uygulanamayaca-



ğõmõz unutulmamalõdõr.cümlesinde bir gariplik değil, âdetâ bir anlatamamazlõk, 

daha yerinde bir ifadeyle ifadesizlik gözlenmektedir. 

80- 109. sayfada, son cümleler “Onun doğum tarihinden değil, belki doğum 

yüzyõlõndan söz edilebilir. O da, bize göre 17. yüzyõldõr.” Bravo Sakaoğlu Hoca’ya; 

nihayet Karaca Oğlan’õn doğduğu yüzyõl onun tarafõndan kesin bir şekilde “bi-

ze göre” ifadesiyle 17. yüzyõl olarak tespit edilmiş oldu. Bundan sonra bütün 

Karaca Oğlan üzerine yazanlar, onun doğduğu bu yüzyõlõ göz önünde bulun-

dururlar diye düşünüyorum. 

81- 111. sayfada, 2. satõrdaki “Bu durum klâsik şairlerimiz için de geçerlidir:” 

cümlesinin “Bu durum klâsik edebiyatõmõzõn şairleri için de geçerlidir:” şeklin-

de düzeltilmesi gerekir.  

82- 111. sayfada, 2. paragrafõn ilk cümlesinde bilgi yanlõşlõğõ vardõr.  Edebi-

yatõmõzda ad alma ve mahlâs alma konularõ ayrõ ayrõ hususlardõr. Cümle “Ka-

raca Oğlan’õn mahlâs almasõndaki yöntem pek az âşõğõmõzda görülür.” olarak 

düzeltilmelidir.  

83- 111. sayfada, “Meselâ Köprülü, Gevherî için, “Asõl ismi Mustafa olan…” 

derken (1962:191) biz “Adõ Mehmet’tir.” demişiz.  (1989:147). Bu iki, hatta üç adlõlõk 

pek çok âşõğõmõzda görülmektedir.” 

Sayõn Sakaoğlu’na ait olan bu cümlede Köprülü’nün ve kendisinin söyledi-

ği isimler alõnmõş, söz konusu şairin asõl adõnõn başka bir isim olduğunun ifade 



Yüklə 0,66 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   30




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə