EJDER OKUMUŞ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 10 SAYI 2
144
| db
se duygularını zamanın sosyal kurumlaşmasına uygun bir şekilde
ayarlayıp düzenlemeyi öğrenemezse, bu toplumda yetişkin bir insan
konumunu temsil etmesi zor, hatta imkansız olabilecektir. Bu çer-
çevede bir zaman bilinci ve zaman vicdanından söz etmek müm-
kündür. Sosyal bağlam içinde zamanla ilişki kuran insan, zamanın
bir tür baskısı altında hareket etmekte, zamanın baskısını içinde
hissetmekte ve zamanla girilen böyle bir ilişki insanda sosyal bir
zaman bilinci ve zaman vicdanı oluşturmaktadır. Sosyal zamanın
kurumsallaşmasıyla kendini gösteren bu zaman bilinci ve vicdanı,
insanların zamanın toplumsal bağlamı içinde hareket etmelerinde
etkin olmaktadır.
83
İnsanın, kendisini zamana göre ayarlamak veya
kararlar almak zorunda hissetmesi de aslında toplumsal bir baskı-
nın veya kollektif bilincin sonucu veya tezahürü olmaktadır.
84
İnsanın eylemleri, zaman boyutunda varlık kazanır.
85
Sosyal ey-
lem ve durumların anlamı, büyük ölçüde onların zamansal bağla-
mına bağlıdır.
86
İnsan davranışıyla zaman algısı, anlayışı veya bilinci arasında
karşılıklı ilişkinin varlığından söz edilebilir. Bilgi sosyolojisinden de
yararlanarak diyebiliriz ki zaman bilinç ve bilgisi, zamana yüklenen
anlam, insanların davranışlarının, toplumun içinde yaşadığı zamana
göre şekillenmesinde önemli bir etkendir. Bu yönüyle zaman ile
toplum arasında karşılıklı ilişki bulunmakta, bir yandan toplum
zamanı “oluşturur”ken diğer yandan da zaman toplumu “oluştur-
makta” ve toplumsal zaman toplum aktörlerinin davranışlarını yön-
lendirebilmektedir. Zamanın toplumu oluşturması, toplumun za-
man üzerine, zamanla inşa olunması demektir. Toplumun kurulu-
şunu, zamandan ayrı düşünmek mümkün değildir.
Toplumsal dünyanın en merkezi boyut ve elemanlarından biri
olan zaman,
87
toplumun kendisine vurduğu damga ile toplum ak-
törlerinin zihinsel yapısının oluşumunda oldukça etkili olur. Böyle-
ce zamanın bir zihniyet oluşturduğu söylenebilir. Bu noktada zama-
83
Bkz. N. Elias, a.g.e., ss. 24-25
84
Gilles Pronovost, The Sociology of Time, (The Journal of International Sociological
Association'ın Current Sociology, La Sociologie Contemporaine dizisinden, c. 37, Sa-
yı: 3), London 1989, ss. 6, 7
85
Bkz. Talcott Parsons, The Social System, 3. bs., The Free Press, Glencoe, Illinois 1959,
ss. 91-92
86
Eviatar Zerubavel, Hidden Rhythms: Schedules and Calendars in Social Life, the
University
of Chicago Press, Chicago 1981, s. 101
87
A.e., s. ix
ZAMAN SOSYOLOJİSİ: BİR GİRİŞ DENEMESİ
DİNBİLİMLERİ AKADEMİK ARAŞTIRMA DERGİSİ CİLT 10 SAYI 2
db |
145
nın insanların düşünce, ideoloji ve davranışlarını meşrulaştırmada
istihdam edildiği; sözgelimi olayların, gücün, iktidarın, asabiyetin,
milliyetçiliğin, ırk üstünlüğünün zaman; tarih veya geçmiş ile izah
edildiği, meşrulaştırılabildiği söylenebilir. Olayların, gücün, iktida-
rın, etnik üstünlüğün, asabiyetin vs. zaman ile, tarih veya geçmiş ile
meşrulaştırılması da, zamanın sosyal boyutuna işaret etmektedir.
Toplum, zamanlı bir olgudur. Toplumun zamanlı oluşu, top-
lumsal hayattaki sürekliliğe işarettir; başka bir ifadeyle toplumun
zamansallığı, onun sürekliliğiyle ilişkilidir. O halde toplumsal sü-
reklilik ve değişimi, toplumun zamansallığından ayrı düşünmek
olası görünmemektedir.
Toplumsal ilişki ve etkileşimler, anlık, günlük, haftalık, aylık,
yıllık gibi bütün zamansal boyutlarıyla gerçekleşir. Toplumsal uz-
laşma, hoşgörü, bütünleşme, rekabet, çatışma, savaş, sınıflaşma,
gruplaşma ve farklılaşma, zamanla var olur, kendi zamanları ve
zamansallıklarıyla varlıklarını ortaya koyarlar. Bu zamansallık ol-
madan toplum ve toplum hayatı diye bir şeyden söz etmek imkan
dışıdır.
Toplumsal zamanın gündelik hayatla ilişkisi de, zamanın sosyal
boyutunu anlamak ve doğru analiz etmek için önemlidir. Gündelik
hayatın, zamanla, zaman içinde gerçeklik kazanmakta olduğu söy-
lenebilir. Hayatın zaman içinde inşa oluşu, insanın gündelik hayatı-
nın bilinen bir özelliğidir. Gündelik hayat, gündelik sözcüğünün
işaretlediği gibi zamanla örülüdür. Giddens’a göre günlük hayatın
durée’si Lévi Strauss’un tersinir zaman dediği şeye benzer bir şekil-
de işler. Zaman tersinir olsun olmasın gündelik hayatın olay ve
rutinleri tek bir yönde akmazlar. Toplumsal yeniden üretim, teker-
rür, yinelenirlik gibi terimler, rutinleri geçen, ama sürekli olarak
geri dönen gün ve mevsimlere göre biçimlenen gündelik hayatın
tekrarlanır özelliğini göstermektedir.
88
İnsan hayatının rutinizasyonu, gündelik hayat, etkinliklerin yi-
nelenmesi ve rutinizasyonu, hep zamanla ilgilidir ve zaman işaret
eder.
İnsanların hayatlarınının neresine bakarsanız bakın, zamanla
anlam kazandıklarını, hayatlarını zamanla düzenlediklerini; işlerini,
dinlenmelerini, ev içi ve dışı hayatlarını, okuldaki durumlarını (öğ-
88
A. Giddens, Toplumun Kuruluşu, s. 81