|
03-Evliya Chelebiye Gore Guneybati Anadolu (Aydin, Denizli, Muyula)
39
Şehri’nden çoktur ve büyüktür. Ama Manisa’da selatin-i seleflerin ikişer minareli
büyük camileri, imaretleri, han ve medreseleri çoktur. Gayet ma’mur büyük bir
şehirdir. Osmanlı Devleti’nin ebedi mülküdür.
200
Bütün sokakları üstat mühendis
satranç tahtası gibi düzenlemiştir. Baştanbaşa pak ve beyaz taş ile döşeli
sokaklardır. Her sabah temizlenir zerre pislik kalmaz. Bütün sokakları kuzeyden iniş
aşağıdır. Yukarıdan baksan sokaklar insan denizi gibi görünür.
201
Bu şehrin kıble
tarafındaki evleri yedi bayır dere, tepe üzerinde kurulmuştur. Evler havadardır. Bir
biri üzerine kat kat bahçeli evlerdir. Pencereleri doğuya kuzey tarafına Tire
sahrasına bakan havadar insana ferahlık veren yerlerdir. Bütün hanedanlarda ve
evlerde havuzlu su sebilleri vardır. Küçük büyük her evde bulunur. Zira bu şehir
Kestane Dağı’nın eteğinde olduğundan evden eve su akar. Bu yüzden bu şehirde
çeşme çoktur. Bu sebeple Bursa’ya benzer. Hafta pazarının olduğu gün sokaklar o
kadar kalabalık olur ki aklı olan sokağa çıkmaz.”
202
Kara Kadı Mahallesi (Kasabası): Evliya Çelebi burayı Tire’ye bitişik bir
kasaba olarak zikretmektedir, biz ise bitişik olmasından dolayı Tire’nin bir mahallesi
olarak anlatmayı uygun gördük. Seyyahın ifadesine göre burası “ camisi, hanı,
imareti, mescidi, medresesi, çarşısı ve pazarı bulunan bir kasabadır. Evleri üç bin
civarında kiremit örtülü cennet bahçesi gibi bahçelerle çevrili evlerdir. Tire şehri
halkı burayı Karakadı semti olarak adlandırır.”
203
Karakadı semtinin bağ ve bahçeleri oldukça güzel olduğundan Evliya, Tire
halkının buraya gelerek Hüseyin Baykara’dan fasıllar okuyup, uşşak makamında
şarkılar söyleyip aşıkların ve dostların cilveleştiğini de belirtmektedir.
204
Yenice Mahallesi (Kasabası): Büyük şehrin batı tarafında yine Tire’ye bitişik
olarak Yenice Kasabası’nın bulunduğunu ve buranın güzellik yönünden bir eşinin
Kırım’da Bahçesaray’ın Aşlama, Kaçı Bağları olduğunu hatta buranın daha güzel
olabileceğini ifade eden Evliya şu beydi söyler:
200
Seyahatname, s.87
201
Seyahatname, s.88
202
Seyahatname, s.88
203
Seyahatname, s.90
204
Seyahatname, s.90
40
Şenîden key buved mânend-i dîde (İşitmek nasıl görmek gibi olur? )
Evliya’ya göre “Yenice evleri lale ve gül bahçeleriyle çevrili oldukça süslü ikibin
civarında kiremitle örtülü evlerdir. Ayrıca burada cami, medrese, han, hamam,
mescid, mekteb, tekke, imaret ve çeşmeler bulunmaktadır.
205
Tire’nin mezarlıklarının
da burada olduğunu yazan Evliya kadınların buraya gelerek Cuma günleri dilekte
bulundunlarını belirtir, ayrıca Tireli kadınların oldukça namuslu olduklarını” da
yazar.
206
b. Dini ve Sivil Yapılar
Evliya toplum hayatının önemli bir parçası olan Tire’deki dini sivil yapılar
hakkında önemli bilgiler vermektedir. Ona göre: “Bu şehir tamamı yüz kırk dört
mihraptır. Otuz altısı mükellef selatin misal camilerdir.”
207
Yeni Camii, Çarşı içinde bulunan Yeni Camii diğerlerinden daha fazla
cemaate sahiptir. Büyük kubbesi kurşunludur. Minaresi gayet ince ve uzundur. Taşra
sofaları üzere somaki sütunlar üzerinde altı adet küçük kubbesi vardır, akşamları da
cemaati olur.
208
Evliya’nın bu şekilde tarif ettiği cami günümüzde Kurtuluş
Mahallesinde bulunmaktadır. H. 1076 – M. 1665 yılında Behram Kethüda tarafından
yaptırılmıştır.
209
Tamamen kesme taşlardan yapılan cami, özellikle süslemeleri ve
minberinin sanatsal değeriyle anlamlıdır.
210
Ulu Camii, daha önceden kiremitli imiş, daha sonra Birgili Derviş Ağa tamir
ettirmiştir. Kubbesi değirmi yapılıp kurşun ile kaplanmıştır. Haremi yoktur, cadde
üzerinde olduğundan yeri dardır ama taşra sofaları vardır. Minaresi camiinin
solundadır, minare kapısının hemen solunda iki adam boyunda bir beyaz mermer
üzerinde tarih şöyle yazılıdır:
205
Seyahatname, s.90
206
Seyahatname, s.91
207
Seyahatname, s.86
208
Seyahatname, s.86
209
Necmi Ülker, “Tire’de Osmanlı Dönemi Türk Kitâbeleri ” Türk Kültüründe Tire, Haz. Mehmet
Şeker, TDV Yayınları, 1994 Ankara, s.99 ; İnci Aslanoğlu, Tire’de Camiler ve Üç Mescit, ODTÜ
Mimarlık Fakültesi 1978 Ankara, s.68
210
Armağan, Tüm Yönleriyle Tire II, s.51
41
“Benâ hâze’l-camii’ş-şerif sultanu’l-Arab ve’l-Acem Keykubâd Bin
Keyhüsrev Bin Kılıçarslan sene sitte ve sittin ve seb’i mie (766)”
Bu camiinin tamiri tarihi kıble kapısı üzerinde yaldızlanmış celi hat ile şöyle
yazılmıştır:
İnayet erdi çün min indi Bâri
Edüp ta’mirini bir pir-i fani
Ana Derviş Ağa ham-nâm oluptur
Bilad içinde Birgi hem mekânı
Duası düşdü şeyhin ana tarih
Ana ta’mi eden emr-i ilahi
Sene 1088
Bu şehirde bundan daha ulu ve eski camii yoktur. Enden ve boydan yüz altmış
ayaktır. Bir yan kapısı ve bir kıble kapısı vardır.
211
İlk yapılış tarihi kati olarak henüz tesbit edilememiş bu ibadethane Tire’nin
en büyük camisidir.
212
Giriş kapısı üzerindeki XIX. yüzyılın ikinci yarısına tarihlenen
tamir kitabesinin birinci satırında Büyük Cündi (Cüneyt) Bey tarafından ilk olarak
inşa ettirildiği anlaşılmaktadır. Bu camiye eskiden Cündi Bey Camii denildiğini vakıf
kayıtlarından öğreniyoruz. Evliya Çelebi’nin bahsettiği kitabeler ise günümüzde
mevcut değildir.
213
XIII. yüzyılda Kılıçarslan’ın torunu Keykubad döneminde inşa
edilmiş olabileceşi düşünülmektedir, halk arasında yaygın bir inanışa göre eser
önceden kilise olup adı geçen hükümdarca camiye çevrilmiştir.
214
Yeni Mahalle
semtinde bulunan camii önceleri üç kapılıymış ve Tire’nin en büyük camisi
özelliğindedir.
215
Kara Kadı Camii, eski tarz küçük bir camiidir. Latif kubbesi kurşunludur.
Üstat mühendis minareyi yivli inşa etmiştir. Çinilidir, benzeri bu diyarda yoktur.
Ezan zamanı hoş Davudi sesli müezzin iman ehline ilan eder. Camiinin hareminde
abdest havuzu var, bu sudan içen hayat bulur. Öyle şadırvanları var ki sanki yağmur
gibi yağıp zemine rahmet saçar. Camii hareminin çevresinde dört tarafında medrese
211
Seyahatname, s.86
212
Ülker, a.g.m, s.105
213
Akın, a.g.e, s.113-114
214
İnci Aslanoğlu, Tire Camileri ve Üç Mescit, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yay. 1978 Ankara, s.24
215
Armağan, Tüm Yönleriyle Tire II, s.54
Dostları ilə paylaş: |
|
|