20
Tirmurtinin her bir üyesi faklı tarikatlarda önem kazansa da, Vişnu ve Şiva’ya
inananların her ikisini de tanrı olarak kabul ettikleri anlaşılmakdır
63
.
Vişnu ve Şiva inanlılarına atfedilen Vişnuculuk ve Şivacılık iki ayrı dünya
görüşünü temsil eder. Vişnucuların daha çok duygusal ve insânî oldukları, ilahları
koruyan ve seven bir gruptan müteşekkil bulundukları ifade edilirken, Şivaizm’in daha
çok felsefi ve bilimsel olduğu belirtilmektedir
64
.
Modern Hinduizm’in Brahma’ya pek değer vermediği bilinmekle beraber
bugün aslında trimurti inancının geçerliliğini pek de koruyamadığı, Brahma’nın sadece
isminin bulunduğu, Vişnu ve Şiva kültlerinin ise sürekli birbirleriyle çatışma içinde
oldukları söylenebilir
65
.
a. Brahma
Sanskritçe genişleyen, büyüyen anlamındaki Brahma terimi Hint trimurtisinin
yaratıcı tanrısı şeklinde kişileştirilmiştir
66
. Öte yandan Brahman, sihir ve büyüye ait şiir,
dini merasim, adak rahibi, büyük ve ulu, dua ve adak merasimi, sihirli kudret ve her
şeyin üzerinde olan mutlak kudret şeklinde de tanımlanmaktadır. Güneşteki ışık ve
sıcaklık kudreti, rüzgardaki hassalar, insânîn akıl ve bedenindeki kabiliyetlerin her biri
Brahmanın tecellisi kabul edilmekte ve yeryüzündeki her şeyin esası, her şeyin
yaratıcısı ve mutlak kudreti olarak tanımlanmaktadır
67
.
Hinduizm’in kişileştirilmiş Brahması, Saguna Brahma olarak
isimlendirilmektedir. Diğer bir adının da Iswara olduğu ifade edilen Saguna Brahma,
gücü sınırsız, her şeyi bilen, her şeyde olan olarak nitelendirilmektedir
68
.
Hint dini düşüncesinde iki Brahma söz konusu edilmekte ve zaman zaman isim
ve görev karmaşası ortaya çıkmaktadır. Brahma, brh kökünden türeyen ve büyüklüğü,
kudreti ve boyutu asla ölçülemeyen mutlak varlık olarak tanımlanmakta ve
transandantal ve fenomenal olmak üzere iki temel fonksiyonel özelliğinin
63
Narayanan, a.g.e., s. 47
64
Eliot, Sir Charles, Hinduism and Budhism, an Historical Sketch, Barnes and Noble Inc., New York
1971, s. 141
65
Meriç, a.g.e., s. 136
66
Helfer, J., “Brahma”, The Perennial Dictionary of World Religions, s. 116
67
Bayur, Hikmet, Hindistan Tarihi, c. I, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1987, s. 36
68
Bhaskarananda, a.g.e., s. 70
21
bulunmaktadır. Ayrıca bazı kaynakların transandantal Brahma için Brahman;
fonksiyonel Brahma içinse Brahma terimini kullandıkları; ancak Brahman kavramının
Hindu din adamlarına verilen bir isim olması nedeniyle böyle bir kullanımın yanlış
olacağı ifade edilmektedir
69
.
Buna benzer bir ayrım da Bhaskarananda’nın The Essentials of Hinduism adlı
eserinde yer almaktadır. Bhaskarananda, Nirguna Brahma ve Saguna Brahma şeklinde
iki Brahma olduğunu ifade etmektedir. Nirguna Brahma deneyüstü yani transandantal
Brahmadır ve sonsuzdur. Saguna Brahma ise kişileştirilmiş Brahma’dır ve diğer adı da
Iswara’dır
70
.
Saguna Brahma bu dünyanın yaratıcı tanrısı, gücü sınırsız, her şeyi bilen ve her
şeyde olan şeklinde tanımlanmaktadır. İsterse kendini evrende türlü türlü
gösterebilmekte, şekilsizliğine rağmen tanrısal büyülü gücü Maya sayesinde değişik
şekillere girmektedir. Maya ile dünyayı, iyi ve kötüyü de içinde barındıracak biçimde
yaratmıştır. Bir kobraya benzetilir. Zehri sadece ağzında olduğu için kendine bir zararı
dokunmayan kobra gibi o da iyilik ya da kötülüğü sadece Maya’sında
barındırmaktadır
71
.
Hint mitolojisinde aslında pek de önemli bir yere sahip olmayan kişileştirilmiş
Brahma’nın Vedalar’da tanrı kabul edilmediği, Rig Veda’da tanrı mertebesine
yükseltilen Brahman sınıfının üyesi olduğu ifade edilmektedir. Zira önceleri sadece
ibadetleri yöneten rahipler sınıfını oluşturmakta olan Brahmanların, son Vedalar
döneminde bir hayli önem kazandıkları, hatta önce sosyal yapıda en üstte kendileri
olmak üzere hükümdarlar ve askerlerden oluşan bir üstünlük sıralaması yaptıkları, halkı
ezen bir Brahman egemenliğinin hüküm sürmesini sağladıkları belirtilmektedir. Böylece
Brahma her şeyin yegane sebebi ve yaratıcısı sayılmaya, hatta insânîn ruhu yani atman
ile özdeş olduğu düşünülmeye başlanmıştır
72
.
69
Hayıt, Halil, Hinduizm’de Tanrı-Kainat İlişkisi, Yüksek Lisans Tezi, Uludağ Üniversitesi İlâhiyat
Fakültesi, Bursa 1984, s. 26
70
Bhaskarananda, a.g.e., s. 68
71
Bhaskarananda, a.g.e., s. 70
72
Bayur, a.g.e., s. 30
22
En üst sosyal yapıyı teşkil eden Brahmanlar zamanla kendilerini tanrılardan da
üstün görmeye başlamışlar, bütün dünyanın hatta tanrıların dahi adak âyinlerinde
yaratıldıklarını iddia eder hale gelmişlerdir
73
.
Önceleri sadece bir rahipler sınıfı olan Brahmanların tanrısallık kazanmalarının
bir sebebi de, Hint düşüncesinin bütün tanrıları kurban olarak görmesine
bağlanmaktadır. Çünkü kurban doğanın gücü kabul edilmekte ve Pracapati’nin doğanın
gücüne eşit olduğuna inanılmaktadır. Dolayısıyla Brahma’nın da Pracapati ile
özdeşleştirildiği ve kurban âyinlerini yaptırdıkları için Brahmanların tanrısallık
kazandıkları ifade edilmektedir. Tanrıların kurban âyinlerinde yaratıldığı inancı ise
beraberinde tanrıları yaratanların da Brahmanlar olduğu hükmünü getirmiştir
74
.
Dünyanın yaratılışını sembolize eden Brahma, ulu tanrı Iswara’nın emriyle
dünyaya şekil veren demiurg olarak tanımlanmaktadır
75
. Altın renginde dört yüzlü ya da
başlı, beyaz giysiler içinde bir kaz ya da tavus kuşuna binmiş olarak veya bir lotus
yaprağında dinlenirken tasvir edilmektedir
76
. Karısı müzik, şiir ve felsefe tanrıçası
Sarasvati’dir ve Sanskrit yazısını onun icat ettiği söylenir. Tasvirlerde daha çok bir
elinde kocası, diğer elinde palmiye yapraklarından bir kitap ve bazen de bir lotus içinde
vina çalarken yer almaktadır
77
.
Satapatha Brahmana’da Brahma’nın ateş ve papazlığın birleştirilmesinden
doğduğu ifade edilmektedir. En fazla dikkat çeken özelliklerinden biri bilgi ile yakın
ilgisi ve insanlarla tanrıların öğretmeni olmasıdır
78
.
Schimmel, Brahmanların tanrısallık kazanmasını Hinduizm’deki kurtuluşa
erme kavramından hareketle anlatmaktadır. Onun ifadeleriyle Hinduizm’de kurtuluşa
erme üç şekilde gerçekleşir: Bir ilahı severek ona teslim olarak, bilgi ve marifet yoluyla
ve de amellerle. Amellerle kurtuluşa erme eski dönemlerde ev sahibinin karısının da
yardımıyla kurban merasimini gerçekleştirmesi ve Vedalar’ın okunmasıyla mümkün
olmaktaydı. Ancak zamanla ağırlaşan bu kurban merasimleri Brahman adı verilen
73
Doğrul, Ömer Rıza, Yeryüzündeki Dinler Tarihi, 3.bs, İnkılâp ve Aka Kitabevleri Koll. Şti., İstanbul
1963, s. 76
74
Kaya, Hintlilerde Tanrı, s. 23-26.
75
Sarıkçıoğlu, a.g.e., s.172-175; Aydın, Ansiklopedik Dinler Sözlüğü, s. 113
76
Cesary, Rev. C., İndian Gods, Sages and Cities, Mittal Publications, Delhi 1987, s. 13; Meriç, a.g.e., s.
126
77
Meriç, a.g.e., s. 126
78
Helfer, a.g.md., s. 116
Dostları ilə paylaş: |